23 Şubat 2011 Çarşamba

Yeni

Bu hafta kötü haberlerle başladı. Yeni haftaya dair güzel hislerimi boşa çıkardılar. Bir pazartesi geçirdim ki akıllara zarar. Gün bitmek bilmedi. Eve geldiğimde demlenmiş çayı görünce mutlu olur gibi oldum. Hemen M.'nin hediyesi kupama koydum çayımı. Çok soğuk olmasına rağmen açtım penceremi dışarıyı izledim bir süre. Dinlendiğimi hissettim o an.


Yeni bir şeyler yapmak istedim. Bir not defterim var hiç kullanmadığım. Ergenlik zamanlarımdan kalma hem de. 2006'da almışım. O zamanlar kullanmaya çalışmıştım. Birkaç not var içinde. Doğum günümde yazmışım mesela. Ne güzel bir gün bugün demişim. Artık arkadaşım olmayan kız da bir şeyler karalamış. ÖSS'ye hazırlanırken 3-5 gün plan yapıp not etmişim. Uzun aralıklarla kullanmışım ama toplamda 10 sayfa bile etmiyor bunlar. Artık kıymak istedim bu deftere. Aklıma gelen ne varsa yazdım. Yanımda taşıyorum şimdi. 3 günde not edecek o kadar çok şey buldum ki. Çok hoşuma gidiyor yazmak. Kimsenin okumasına izin vermeyeceğim için saçma sapan ne yazmak istersem yazıyorum. Günlük gibi de değil ama. Anlık cümleler. Dersler falan yalandan başladığı için yapacak önemli işim de yok. Yazıyorum ve kitap okuyorum sadece. Her türlü sorundan kaçabiliyorum, haftanın kötü başlamasını unuttum bile. Bazen hiçbir şey umrumda değilmiş gibi davranmak iyi geliyor.

21 Şubat 2011 Pazartesi


''Geri dönmek isteyenin ötesine geçmemesi gereken bölgesine ayak bastım hayatın.''
                                                                                                    Dante, Yeni Hayat


 ------------------------------------------------Orhan Pamuk, Yeni Hayat---

19 Şubat 2011 Cumartesi

Eski

  Boş oturmaktan çok sıkıldım. Her gün yapacak bir şey buluyorum ama hepsini boşuna yapıyormuş gibi, gereksiz gibi. Bir hafta ara verdim her şeye. Yetmedi. Hala iyi değilim. Çok küçük hedeflerim var, resmen günlük. O günü yaşıyorum ve bitiyor. Hiç hoşuma gitmiyor ama daha fazlasını yapacak gücü bulamıyorum. Gerçekten önemli ve ciddi meseleler var. Bir başlarsam altından kalkamam diye korkuyorum. Hep erteliyorum. Kendime güvenimi yitirmişim yeni fark ettim yada yüzleşmek istemedim. Bugünü mü bekledim? Bilmiyorum. Aslında bugünün diğerlerinden pek bir farkı yok. Önceden bildiklerim bir kere daha karşıma çıktı sadece. Onları düşünmeyi de ertelemişim. Düşünürsem nefret edeceğimi, kendimi üzeceğimi biliyordum. Şu an bunları yazıyorum ki son kez düşüneyim. Yazı bittiğinde geriye hiçbir şey kalmasın. Nefret etmek istemiyorum artık. Nefret ettikçe kendimi daha çok kaybediyorum. Dışardan bakınca, insan içine çıktığımda belli olmuyor, ben bile anlamıyorum. Ne zaman yalnız kalsam istemediğim görüntüler... Gözlerimi açsam da kapasam da var. Kabus gibi çöküyor. Belki abartıyorum diye de düşünüyorum. Konuşmaya çalışıyorum ama anlatamıyorum. Bir parça kıyafeti koklarken huzur bulmaya çalışıyorum.



                            Küçükken annemle aynı kıyafetleri giymek isterdim.
 

16 Şubat 2011 Çarşamba

Çift

  Her zaman çift sayıları sevdim. Uğurlu sayım falan yok ama ikiye bölünüyosa o sayı güzeldir benim için. Çift senelerim de daha iyi geçer genelde. Çift sayıların kralı da 2'dir ve iki tane 2 olduğunda en sevimli sayı 22 olur.

  Lily Allen'ı ilk gördüğüm andan beri seviyorum. ''Smile'' şarkısına hasta olmuştum. Eğlenceli  müziği, güzel sözleri oluyo genelde. ''Fuck You'' ise Lily Allen'ı gözümde büyüten şarkıdır.

  Nakaratına bayıldığım bir şarkısını duyduğumda adını henüz bilmiyodum. ''22'' olduğunu öğrenince bir anda daha çok hoşuma gitti bu şarkı. Tekrar tekrar dinledim. Bu şarkının sözleri beni üzüyo, garip bir his bırakıyo içimde.

  Çoğu zaman geleceğe iyimser bakmam. Ama öğrendik bi kere: İyi düşün, iyi olsun. Uygulaması benim gibi bi insan için gerçekten kolay değil. Ben de başkalarına tavsiye ettim bunu ama sadece karşımdakini teselli etmek için. Sanırım hiçbir zaman içten olmadım.

 
  İşte benim gibi biri bu şarkıyı dinleyince daha beter oluyo. Geleceğimin böyle olmasından korkuyorum. O kadar okula git gel, çalış sonra da kariyer sahibi olama. Sadece geçinecek bir işte çalış. Hep yalnız kal. Çift olama. Umutsuzca yaşa...
 
  Bir an önce depresif moddan çıkmak dileğiyle.


 Not: Kadınlar tuvaletinden nefret ederim zaten klip sayesinde iyice soğudum.

 

Ben Buna Güldüm

                      

                                                      Bu adamı ararken...

                                                           Bunu buldum.


James Dean ararken James Deen buldum. Meğer adam porno yıldızıymış.
Google seni seni...

Ben ve Mutluluk Arasındaki İnce Çizgi

Çok büyük kavgalar sonucunda olsa da tüm sorunlarımı hallettim ama ''dert, tasa yok'' diyemiyorum hala. Şükrediyorum ama mutlu değilim.

Ne yaparsam yapıym değişmeyecek şeyler var. Her şeyi düzene koymak isteyen ben başkalarının hayatını düzenleyemeyince üzülüyorum. Sanki ben hayatlarına karışırsam mutlu olacaklarmış gibi geliyo. Öyle olmadığını bazı tecrübelerim sonucu öğrendim ama hala akıllanmadım.

Çok sevdiğim adam M. benim yüzümden uzaklarda. Canı çok sıkılıyor, çok yorgun, çok stresli. Mutsuz kısacası. Onun mutsuzluğu beni fazlasıyla etkiliyo. Gittiğinden beri eğlendiğim bir gün bile olmadı. Hiç böyle olacağımı tahmin etmezdim. Bir insan yanımda değil diye mutsuz olucağımı hiç düşünmezdim.
Özlemek değil bu başka bi şey.

İlk defa kendimden çok başka birini düşünüyorum. Onu düşünmek, varlığını bilmek, yanıma geleceği günü beklemek iyi geliyo. Arada ufak sorunlarımız olsa da bana karşı bu kadar anlayışlı bu kadar sevecen başka kimse yok zaten olsun da istemem artık. Böyle bir insanın mutluluğunu istememek de suç olur.

8 Şubat 2011 Salı

Nerdeyim?

Blog İstanbul'da değilim şu an. Cuma günü son sınavıma girdim. O güne kadar çok yoğundum be blog. Neyse sınavlar bitti. Cumartesi sabahı çıktım yola. En yakın arkadaşımın evine 1 haftalığına konaklamaya geldim. Burda da kıpır kıpırız, bi yerde 1 saatten fazla oturmuyoruz, gezmekten yoruluyoruz. Bu sebeplerden anca oturup yazımı yazmaya fırsat bulabildim. Biliyorum bu çok da umrunuzda değil ama ben görevimi yapayım dedim.



Fotoğrafı şirinlik olsun diye koydum. Bakıp bakıp ''Gerçek mi acaba?'' deyin.

1 Şubat 2011 Salı

M.

 
                           Biricik sevdiceğim doğum günün kutlu olsun. :)

Yapılacaklar...

Temizlik yapılan bir gün olacak bugün. Anneme göre elektrik süpürgesi ile etrafı süpürmek göbeği eritiyor. Eritmese bile annem bunu kullanarak bana temizlik yaptıracak. Bir de ders çalışıcam sınav yaklaşıyor. Scientific Calculator 'ımla göz göze geliyoruz sürekli. Zaten sıkıldıkça leblebi yazdığım için bana biraz kızgın. Onu daha fazla sinir etmeden çalışmalara başlayayım. Sabah kar yağarken uyuduğum içinse hiç üzgün değilim.

Bu resmi koydum çünkü temizlik yaparken aynen böyle görünücem. :)

ilgili olabilir bence